PSİKOLOJİK DANIŞMA SÜRECİNİ BAŞLATMA

 Süreç sonucu etkiler. Psikolojik danışma süreci- psikolojik danışman ve danışanın oturum boyunca yaptıkları her şey – psikolojik danışma yardımının başarısını ve sonucunu etkiler. Deneyimsiz psikolojik danışmanların psikolojik danışma sürecini etkili olarak yürütebilmeleri için uygulamalarına yön veren bir psikolojik danışma kuramı benimsemeleri ve bir yardım becerileri repertuarı geliştirmeleri gerekir.

Sürece yönelik bir yaklaşım geliştirmek için nasıl bir yol izleriniz? Bu hiç de kolay bir iş değildir. Son yıllarda yapılan tahminlere göre 400’den fazla farklı psikolojik danışma yaklaşımı bulunmaktadır. Psikoterapinin etkililiği üzerine yapılan araştırmalar, hiçbir yaklaşımın diğerlerine göre belirgin bir üstünlüğü olmadığını ve temel ekollerin kuramsal görüşleri arasında henüz bir uzlaşmaya varılmadığını göstermektedir.

Çağdaş psikolojik danışmanların çoğunun kendi yaklaşımlarını, bütünleştirici ve eklektik olarak tanımladıkları bilinen bir olgudur. En iyimser haliyle, eklektik psikolojik danışma, ‘işleyeni yapmayı’ içerir. Eklektik psikolojik danışmanlar, geniş bir yelpazede yer alan çok çeşitli psikolojik danışma kuramlarına dayanan eğitimler sayesinde danışanlarının bireysel gereksinimlerinden hareketle akılcı-mantıklı ve sezgisel olarak bir yaklaşım seçerler. Bazı durumlarda, bu karar süreci oldukça basittir. Örneğin, eğer danışan size basit bir fobi için başvurursa, güçlü bir başarı beklentisiyle sistematik duyarsızlaştırma uygulamalısınız. Bununla birlikte, danışan ve yaklaşım arasındaki eşleşmenin nasıl olacağı pek açık değildir ve bu gibi durumlarda eklektisizmin zayıf yönü ile karşılaşılır. Böylece, eklektik psikolojik danışma, en kötü durumda tahminlerle ilerlemeyi veya pusulasız gitmeyi içerir.

 Psikolojik danışma araştırma ve uygulamalarının karışımına dayanan, psikolojik danışma için önemli bulduğumuz 13 yaklaşım;

1-      İlişki Kurma

Psikolojik danışmanın esası, psikolojik danışman ve danışan arasındaki ilişkidir. Psikolojik danışma ilişkisinin önemini çeşitli yaklaşımlar farklı derecelerde vurgulamışlardır. Ancak tüm uygulayıcılar, danışan ve psikolojik danışmanın ilk önce ilişki kurması gerektiğini kavramışlardır.

Psikolojik danışmanların, kişilerarası ilişkileri betimlemek için mükemmel bir yöntemleri olmadığı için kişisel ilişkiyi tanımlamak güçtür. Bu konuyu tartışmak zorundayız. İlişki kurmak, danışanla birlikte olmak, duygusal olarak birilerine dokunmak ve iletişim kurmak anlamına gelir. Bu, danışanın psikolojik danışmanla bir an önce yoğun bir ilişki, yakınlıktan ve kişisel ilişki kurmaktan korkan danışanlar için daha ılımlı olmalıdır.

İlk oturumda danışanlarınızla ilişki kurmaya özellikle özen gösteriniz. Danışanlarınızın yönlendirmelerine açık olunuz. Eğer danışanlarınız sohbet etmeye başlarsa, onlarla bir dakika sohbet ediniz, daha sonra psikolojik danışma işine dönünüz.

Psikolojik danışma sürecinin ilk aşamalarında, danışanlarınızın yönlendirmelerine fırsat vermek güvenin gelişimini hızlandırır. Ayrıca bu, danışanların gündemleri ve kişilerarası iletişim tarzları hakkında bilgi sağlar. Kişisel ilişki kurma konusunda sizi ne durdurabilir? Örneğin, eğer art arda ve çok sayıda danışanla görüşürsek, işimizi aceleyle yapıyor gibi hissetmeye başlarız. Bu durumu önlemek amacıyla, oturumlar arasına 10-15 dakika ara koyuyoruz; bu arada, bir sonraki oturuma hazırlanmak için bir önceki oturumla ilgili kayıt tutuyor ve psikolojik danışma kayıtlarını gözden geçiriyoruz. Oturumlar arasında dinlenmek, bize her bir danışanı ‘eşşiz bir birey’ olarak görme ve onunla ilgilenme olanağı sağlar.

2- Terapötik çalışma uyumu geliştirme

Genellikle, psikolojik danışmanın sürdürülmesi ve yararlı sonuçlar alınması ve ilişkili bir etmen olan terapötik çalışma uyumu geliştirmek için ilk adım ilişki kurmaktır.

Psikolojik danışmanın görevi, danışanın psikolojik danışmaya gerektirdiği sorunları çözmek için danışanla birlikte çalışmalarına olanak sağlayacak bir ilişki kurmaktır. Psikolojik danışmanın görevi, danışanın psikolojik danışmaya getirdiği sorunları çözmek için danışanla birlikte çalışmalarına olanak sağlayacak bir ilişki kurmaktır. Terapötik çalışma uyumu, örneğin psikolojik danışmanın danışanı değişime zorlamaya çalıştığı veya danışanın güdülenmemiş olduğu durumlarda gerçekleşmez.

Psikolojik danışmanlar danışanlarına daha fazla anlayış, saygı ve içtenlik göstererek onları terapötik çalışma uyumuna davet ederler.

Psikolojik danışmanlar yetkin dinleyicilerdir. Psikolojik danışmanlar, danışanları olduğu gibi kabul ederek ve dikkatle dinleyerek onlar hakkında bilgi sahibi olurlar. Böylece, danışanla destek ve güven bağı geliştirirler. Danışanların, büyük çoğunluğunun ,terapötik çalışma uyumu olmadan değişmesi olanaksızdır.

3-Psikolojik danışma süreci hakkında danışanı bilgilendirme

Araştırmacılar, bunu rol tanımlama olarak adlandırmaktadır. Danışanlar, genellikle psikolojik danışma sürecine ilişkin yanlış inançlara sahiptirler. Örneğin, psikolojik danışmandan beklentileri ile bir tıp doktorundan beklentileri birbirine benzemektedir: tanı, reçete ve tedavi. Eğer uygun olmayan beklentiler görmezden gelinirse, danışanlar psikolojik danışmayı bırakmakta veya bir ilerleme kaydetmemektedirler

0533 373 81 23